SSÇ hakkında verilen mahkumiyet hükmünün dairece bozulmasına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca haksız tahrik yönünden itirazda bulunulması

Şube güvenlik görevlisinin kendisine yapılan ödemeyi zimmetine geçirmesi neticesinde oluşan zararın bankaca ödenmesi sonrasında, bankanın uğradığı zarar miktarının davalılardan tahsili istemi
15 Haziran 2020
Sözleşmeli öğretmen olarak görev yapan davacının eş durumu nedeniyle yaptığı tayin talebinin, puan yetersizliği nedeniyle reddine ilişkin işlemin iptali istemi
15 Haziran 2020

SSÇ hakkında verilen mahkumiyet hükmünün dairece bozulmasına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca haksız tahrik yönünden itirazda bulunulması

Yargıtay 1. Ceza Dairesi
2018/10 E. 2018/34 K.
K. Tarihi: 16.01.2018
Mahkeme: Ağır Ceza Mahkemesi
Konu: SSÇ hakkında verilen mahkumiyet hükmünün dairece bozulmasına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca haksız tahrik yönünden itirazda bulunulması.

ÖZET: Suça sürüklenen çocuk … hakkında mağdur …’i kasten öldürme suçundan yapılan yargılama sonunda; mahkumiyetine dair Ağır Ceza Mahkemesinden verilen hükmün sanık müdafii ve katılan vekilinin temyizi üzerine, Dairenin ilamı ile bozulmasına karar verildiği, bu karara karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca haksız tahrik yönünden itirazda bulunulduğu, 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı “Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında” Yasanın 99. maddesiyle, 5271 sayılı Yasanın 308. maddesinde yapılan değişiklik ve 101. maddesiyle 5320 sayılı Yasaya eklenen geçici 5. madde uyarınca itiraz hakkında karar verilmek üzere dosyanın Daireye gönderilmesi.

KARAR: Suça sürüklenen çocuk … hakkında mağdur …’i kasten öldürme suçundan yapılan yargılama sonunda; mahkumiyetine dair … Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 20/05/2015 gün ve … karar sayılı hükmün sanık müdafii ve katılan vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 24/10/2017 gün ve … karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiği, bu karara karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca haksız tahrik yönünden itirazda bulunulduğu, 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı “Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında” Yasanın 99. maddesiyle, 5271 sayılı Yasanın 308. maddesinde yapılan değişiklik ve 101. maddesiyle 5320 sayılı Yasaya eklenen geçici 5. madde uyarınca itiraz hakkında karar verilmek üzere dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 308. maddesinin, 6352 sayılı Yasanın 99. maddesi ile eklenen 3. fıkrası uyarınca yapılan incelemede;

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz gerekçeleri yerinde görüldüğünden İTİRAZIN KABULÜNE, Suça sürüklenen çocuk … müdafiinin 1 haftalık yasal süre içindeki temyiz isteminden sonra suça sürüklenen çocuğun cezaevinden gönderdiği 05/01/2016 tarihli dilekçesi ile dosyanın onanmasını istedikleri anlaşılmakla, Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 05.02.2008 gün ve … sayılı Kararı uyarınca, cezanın onanması isteği, temyiz isteminden vazgeçme niteliği taşıdığından, suça sürüklenen çocuk … müdafinin temyiz isteminin feragat nedeni ile CMUK’nun 317. maddesi gereğince REDDİYLE, katılanlar vekilinin temyiz istemi ile sınırlı olarak yapılan incelemede;

Toplanan deliller karar yerinde incelenip, suça sürüklenen çocuk …’in maktul …’i kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan katılanlar … ve … vekilinin ceza miktarına yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle, suç tarihinde 17 yaş 5 ay 19 günlük olan suça sürüklenen çocuk hakkında kasten öldürme suçundan kurulan hükümde yaş küçüklüğü nedeniyle TCK’nun 31/3. maddesi uyarınca yapılan indirimin, yasal sınırlar dahilinde ve fakat çocuğun yaşı ile orantılı olacak şekilde bir ceza verilmesi yerine alt hadden ceza belirlenmesi, oluşa ve dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk …’in annesi …’nün, soruşturma aşamasında vermiş olduğu ifadesinde, 17 yaşındaki oğlu suça sürüklenen çocuk …’e, maktul … ile arasındaki ilişkinin rızaen olmadığını, maktul … tarafından bu ilişkiye zorlandığını beyan ettiğini ifade etmesi karşısında suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nun 29. maddesindeki haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, yasaya aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak BOZULMASINA, 16/01/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.

Comments are closed.