Anlaşmalı Boşanma Davası Nedir?

Perakende Ticarette Uygulanacak İlke ve Kurallar Hakkında Yönetmeliğinde Değişiklik
18 Haziran 2020
Duruşmada Tasarruf ve Tutanak Verilmemesi
18 Haziran 2020

Anlaşmalı Boşanma Davası Nedir?

Boşanma Süreci Nasıl Başlar?

Boşanma düşüncesi veya boşanmaya karar verme süreci, çiftlerin bir arada yaşamalarının taraflardan en az biri için katlanılamaz hale gelmesi ile başlamaktadır. Bir arada yaşamanın imkansızlığı halinde boşanmaya karar veren eşin/eşlerin, boşanma sürecinde izleyebileceği 2 farklı yöntem vardır. Diğeri ise taraflardan birinin boşanmak istemediği, anlaşmalı boşanma koşullarını kabul etmediği ve fakat boşanmak istediği durumlarda gündeme gelir.

ANLAŞMALI BOŞANMA DAVASI NEDİR?

“Anlaşmalı boşanma”, anlaşma koşulları ile düzenlendiği bir protokol, boşanma sebeplerinin anlatıldığı ve genellikle Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesine dayanarak hazırlanan bir dava dilekçesi ile aile mahkemelerinde açılan bir davadır. “Anlaşmalı boşanma”, en  kısa sürede sonlanan boşanma sürecidir. Medyada bilindiği şekliyle “jet hızıyla boşanma”, tüm  hukuki şartlar yerine getirilmiş olursa, tek celsede alınan bir boşanma kararı ile gerçekleşir. Ancak, bu süreç her zaman sanıldığı kadar sorunsuz geçmeyebilir.

Türk Medeni Kanunu’nun “VI. Evlilik birliğinin sarsılması” başlıklı 166. Maddesine göre ;

“Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.

Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir.

Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hakim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü halinde boşanmaya hükmolunur. Bu halde tarafların ikrarlarının hakimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.

Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.”

Boşanmaya karar veren çiftlerin, evlilik birliği içerisinde edinmiş oldukları malvarlıklarının paylaşımı, çocuk var ise velayetinin kimde olacağı, velayeti almayan eşin çocukla görüşme günleri ve saatlerinin belirlenmesi, yoksulluk ve iştirak nafakaları, maddi-manevi tazminat talepleri ile yargılama giderlerine ilişkin hususlarda birbirleri müzakere etmeleri gerekmektedir. Varılan anlaşma ve koşullar bir protokol haline dönüştürülmekte, dava dilekçesi ile beraber protokol mahkemeye sunulmakta ve en yakın anlaşmalı boşanma tarihinde duruşma görülmektedir.

NELERE DİKKAT EDİLMESİ GEREKİR?

Anlaşmalı boşanmalar sanılanın aksine, boşanma duruşması öncesinde uzun bir müzakere süreci ve anlaşmazlıklar barındırabilmektedir. Tarafların yaşadığı bu sıkıntıların haricinde, hukuki açıdan yaşanabilecek başka sıkıntılar da mevcuttur. Bunlardan en önemlisi, tarafların boşanma dava dilekçesinde ileri sürdükleri taleplerini genişletip değiştiremeyeceklerini bilmemeleridir. O nedenle, davanın açılması ve taleplerin net ve anlaşılır olması, aslında anlaşmalı boşanmalardaki en önemli hukuki aşamadır. Öte yandan, tarafların müzakere sürecinde hukuki destek almaları, taleplerinin diğer eş tarafından daha kolay anlaşılmasını ve anlaşma sürecinin kısalmasını, sıkıntılı olan süreçte anlaşmazlıkların azalmasını sağlayacaktır. Aynı zamanda tarafların anlaşma sürecinde avukatları ile iletişime geçmeleri de mümkündür. Bunun amacı, bir araya gelmek veya karşılaşmak istemeyen eşlerin mümkün mertebe aynı hukuki düzlemde buluşmalarını sağlamaktır.

Hukuki açıdan en önemli diğer konu, anlaşmalı boşanma protokolünün doğru hazırlanmasıdır. Avukattan hukuki destek almaksızın dilekçe ve protokol hazırlayan tarafların, anlaşmalı boşanma için gittikleri duruşmadan, sadece protokolün düzgün hazırlanamaması sebebiyle boşanma kararı alamadan çıktıkları sıklıkla görülmektedir. Bu noktada protokolün ve dava dilekçesinin uzman bir avukat tarafından hazırlanması ve boşanmaya karar veren eşe haklarının, diğer tarafın da elde edebileceği haklarının belirtilmesi oldukça mühimdir.

Bu nedenle, eşlerin hak kaybına uğramadan, karşı tarafı da mağdur etmeden anlaşmalı olarak tek celsede boşanabilmeleri için öncesinde uzman bir avukat tarafından doğru yönlendirilmeleri ve detaylı, titiz bir hukuki çalışmanın yürütülmesi gerekmektedir.

Comments are closed.